bulaşmak ne demek?

  1. Bir nesne, üzerine sürülen bir şey yüzünden kirlenmek.
  2. İstenilmeyen bir madde bir şeye sürülmek

    Yüzüne gözüne yer yer kepek bulaşmıştı.

    S. F. Abasıyanık
  3. Hastalık geçmek, sirayet etmek.
  4. Çatmak, sataşmak, tedirgin etmek
  5. İstemeden veya rastlantı sonucu bir işe karışmak.
  6. (en)Get into a row.
  7. (en)Mess with.
  8. (en)Become entangled in.
  9. (en)Have one's hand in.
  10. (en)Have a hand in.
  11. (en)Be transmitted by.
  12. (en)Be contaminated by.
  13. (en)Catch.
  14. (en)Smear.
  15. (en)Rub on.
  16. (en)Be involved.
  17. (en)Get at.
  18. (en)Smudge.
  19. (en)Welter.
  20. (en)To be smeared.
  21. (en)To smudge.
  22. (en)To be infected.
  23. (en)To spread.
  24. (en)To get involved in.
  25. (en)To be embroiled.
  26. (en)To be smeared to be spread by contagion.
  27. (en)To be involved in an affair.

bulaşma

  1. Bulaşmak işi.
  2. Bir mikrobun, hastalığın ya da bir bakteri veya virüsün diğer bir canlıya dağılması. Kontaminasyon.
  3. Yabancı madde etkisiyle kirlenme veya saflığını kaybetme, enfekte olma, kontaminasyon, hlk. arız olma.
  4. Yemin doğal yapısında bulunmadığı h
  5. Yabancı madde etkisiyle kirlenme veya saflığını kaybetme, enfekte olma, kontaminasyon.
  6. (en)Contagion.
  7. (en)Infection.
  8. (en)Taint.
  9. (en)Contamination.
  10. (fr)Contamination

bulaşmamak

  1. (en)(neg. form of bulaşmak) be transmitted by, be contaminated by, catch, smear, rub on, get at, smudge; be involved, welter.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bulaşmabulaşmamakbulaşmışbulaşbulaşanbulaşıcıbulaşıcı agalaksibulaşıcı bir hastalığım var.
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın