brooktrout ne demek?

  1. Dere alabalığı

dere

  1. Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu.
  2. Bu akarsuyun yatağı.
  3. İki dağ arasındaki uzun çukur.
  4. Damlarda yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko veya kiremit yol.
  5. Boyu, beslenme teknesi ve aşırı taşkın dışında taşıdığı su niceliği ile en küçük akarsu.
  6. Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu.
  7. (en)To hurt; to harm; to injure.
  8. (en)Harm.
  9. (en)Valley.
  10. (en)Brook.

brook

  1. Çay, ırmak küçük nehir
  2. Tahammül etmek, çekmek, dayanmak.
  3. Katlanmak, çekmek, dayanmak, kaldırmak

brooklet

  1. Küçük çay veya dere.
  2. Küçük dere, derecik, çay

Türetilmiş Kelimeler (bis)

brookbrookletbrooklyn bridgebrooklyn köprüsübroobroochbrooch pinbroodbrood cell
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın