booty ne demek?
- Kazanç
- Ganimet
- Yağma, çapul
kazanç
- Satılan bir mal, yapılan bir iş veya harcanan bir emek karşılığında elde edilen para, getiri, temettü.
- Yarar, çıkar, kâr
- Bir devredeki çıkış sinyalinin giriş sinyaline oranını ifade eden yükseltim ölçüsü.
- Bk. gelir
- Bir elektrik akını ya da geriliminin yükseltim oranı.
- Telsiz iletişiminde akımmıknatıssal dalgaların gücünü yükseltme oranı.
- Bir elektronik dizgede ya da bu dizgenin yükselteç gibi bir bölümündeki im gücünde artış. (Genellikle çıkış gücünün, giriş gücüne desibel oranıyla belirtilir).
Winnings.
Profit.
Takings.
bootyless
- Vurgunsuz
- Yağmasız
- Ganimetsiz
bootylicious
- Cinsel çekiciliği olan
- Çekici
- Hoş (kadın)