bona fide purchaser ne demek?

1. İyi niyetli alıcı

iyi

1. İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
2. Bol, yararlı, kazançlı.
3. Çok.
4. Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
5. Esen, sağlıklı.
6. Yerinde, uygun.
7. Yeterli, yetecek miktarda olan
8. Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
9. (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
10. Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.

bona

1. Menkul şeyler
2. Mal, mülk, eşya
3. İyi, güzel, hoş (Latince)

bona fide

1. İyi niyetli, içten
2. Kandırma amacı gütmeyen
3. Taklit olmayan
4. Gerçek, hakiki

fide

1. Tohumdan yetiştirilip başka yerlere dikilmek için hazırlanan sebze veya körpe çiçek.
2. Başka bir yere dikilmek için hazırlanmış körpe çiçek.
3. bahçıvanlıkta, yastıklarda tohumdan yetiştirilip başka yerlere dikilmek için hazırlanan sebze veya körpe çiçek
4. Nursing plant.
5. Seedling.

purchaser

1. Müşteri
2. Bayi
3. Alıcı

Türetilmiş Kelimeler (bis)