black eye ne demek?
- Morarmış göz
- Bir travma sonucu göz kapağı ve orbita çevresindeki dokularda kan toplanması
- Kara leke
morarmış
Black-and-blue, blue, black, livid.
black eyed pea
- Börülce
black eared
- Kara kulaklı kuyrukkakan
eye
- Göz
- Dikkatle bakma, gözetme
- Toplanma noktası
- Ilmik
- Ilik
- Iğne deliği
- Süzmek, izlemek, dikkatle bakmak, gözetlemek, kuşkuyla bakmak
- Bakmak, süzmek
- Delmek
- (poetry) çeşm, ayn
Türetilmiş Kelimeler (bis)
black eyed peablack earedblack earthblack economyblack africablack and blueblack and dry landblack and whiteblack and white displayblackblack and white filmblack and white imageblack and white overheadsblack and white televisionblacheadblabblab outblabberblabbermouthblabbermouthedeyeeye apertureeye appealeye balleye bankeye batheye belteye bolteye broweye catchereyeyaeyadieyadii kesireeyag