birbirinin yerine geçen ne demek?
Reciprocal
reciprocal
- Evrik, karşıt
- Çift taraflı
- Karşılıklı
- Mütekabil, iki taraflı
- Birbirinin yerine geçen
- Ortak
- Karşılıklı şey
- Evrik değer
birbirinin yerine geçebilen
Conjugate
birbirinin ağzına girmek
- Birbirine çok düşkün olmak.
yerine
- Bir şeyin veya bir kimsenin yerini almak üzere
- Başkasının adına
Instead.
Instead of.
In lieu.
In lieu of.
In place of.
Vice.
In sb's/sth's stead.
In lie.
geçen
- Bir önceki (hafta, ay, yaz, kış vb.)
Last.
Past.
Former.
Late.
Other.
Yester.
Passing.
Transitive.
In excess of.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
birbirinin yerine geçebilenbirbirinin ağzına girmekbirbirinin ağzına tükürmekbirbirinin aleyhinde söylemebirbirinin arasına girmekbirbirinin aynı iki şeybirbirinin etrafında akanbirbirinin gözünü çıkarmakbirbirinin gözünü oymakbirbirinin içine girmebirbirinin tamamen zıttı olmakbirbirinibirbirini anlamakbirbirini desteklemebirbirini desteklemekbirbirini dışlayanyerineyerine bakmakyerine başka bir şey koyarak iptal etmeyerine çalışan kimseyerine çalışmakyerine düşmeyen gelin yerine yerine, boyuna düşmeyen esvap sürüne sürüne eskiryerine geçenyerine geçen kimseyerine geçen nesneyerine geçilebiliryerin derinliklerinde kayalaşmışyerin dibiyerin dibine batmakyerin dibine sokmayerin dibine sokmak