bahşetmek ne demek?

  1. Karşılıksız olarak vermek, bağışlamak, sunmak

    Geçmiş zamanların bize bahşettiği daha mükemmel bolluğu hatırlayacaktık.

    Y. K. Karaosmanoğlu

    Ayrıca Saray Kütüphanesine dilediğim kadar girip çıkma müsaadesi bahşettiler.

    A. Kabaklı
  2. (en)Concede.
  3. (en)Grant.
  4. (en)To give.
  5. (en)To grant.
  6. (en)To bestow.
  7. (en)To grant a right.
  8. (en)Send.

bahşetme

  1. Bahşetmek işi.
  2. (en)Conferment.
  3. (en)Dotation.
  4. (en)Granting.

bahşedilen hak

  1. Bk. bağışlanan hak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bahşetmebahşedilen hakbahşedilen hakkın mahiyetibahşedilen hakkın mühletibahşedilen hakkın tatbik mahallibahşedilen hakkın vüsati
Yorumlar
Püe 7 Ocak 2021 - 18:04

Ffdhreyyttf çok kotu

Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın