büklüm büklüm ne demek?

1. Çok büklümlü, kıvrım kıvrım

   Büklüm büklüm alnına dökülen kıvırcık saçları vardı.

   S. F. Abasıyanık

2. In curls, curly.

büklüm

1. Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, kıvrım
2. Dönemeç, viraj.
3. Akarsu yatağının, az eğimli koyak tabanlarında ve ova düzlüklerinde çizdiği "S" harfine benzeyen kıvrım.
4. Bükülmüş kıvrılmış şeylerin oluşturduğu halka, turra.
5. Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat.
6. Meander.
7. Méandre

büklüm kayması

1. Büklümün, içbükey kıyısının aşınma, dışbükey kıyısının ise birikme yeri olması nedeniyle yana doğru yer değiştirmesi.
2. Migration of meander.
3. Migration de méandre

büklüm

1. Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, kıvrım
2. Dönemeç, viraj.
3. Akarsu yatağının, az eğimli koyak tabanlarında ve ova düzlüklerinde çizdiği "S" harfine benzeyen kıvrım.
4. Bükülmüş kıvrılmış şeylerin oluşturduğu halka, turra.
5. Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat.
6. Meander.
7. Méandre

Türetilmiş Kelimeler (bis)