alıcı gözüyle bakmak ne demek?
- Inceden inceye gözden geçirmek: Şimdiye kadar pek alıcı gözüyle bakmamıştı. -S. F. Abasıyanık.
alıcı
- Satın almak isteyen kimse, müşteri.
- Kendisine bir şey gönderilen kimse.
- Bir elektrik akımını alıp başka bir kuvvete çeviren aygıt.
- Bkz. Almaç.
- Görüntüleri alan cihaz, kamera.
- Azrail.
- Işığı, elektro-manyetik dalgaları alıp değerlendiren araç. Göz, fotoğraf plağı, radyo, radyo ırakgörürü gibi.
- Mal veya hizmetleri satın alan gerçek veya tüzel kişi.
- Bir telefon çevrimindeki kiplenik akımları ses dalgasına dönüştüren çevireç.
- Bir vericinin yayınladığı imlemleri işitilebilir imlere dönüştüren düzenek.
alıcı açısı
- Bk. açı
bakmak
- Bakışı bir şey üzerine çevirmek
- Aramak.
- Bir şeyin yüzü bir yöne doğru olmak
- Bir şeyin gelişmesi veya iyi bir durumda kalması için emek vermek
- Beslemek, geçindirmek.
- Bir iş birinden beklenmek.
- Hastayı muayene etmek.
- Tedavi etmek için ilgilenmek.
- Bk. başvurmak
Front on to.