ağırlaştırmak ne demek?

  1. Bir şeyin ağırlaşmasına yol açmak.
  2. Yavaşlatmak

    Ve her şeye rağmen bu gidişi ağırlaştırmak ve durdurmak lâzımdır.

    B. Felek
  3. Zorlaştırmak, güçleştirmek
  4. Bunaltıcı ve kasvetli bir duruma getirmek, gerginleştirmek

    Genel başkanının açıklamaları siyasi havayı ağırlaştırdı.

  5. Tehlike ve vehametini arttırmak

    Dün aldığı kötü haber hastalığını daha da ağırlaştırdı.

  6. (en)To make heavier.
  7. (en)To make slower.
  8. (en)To slow down.
  9. (en)Weight.

ağırlaştırma

  1. Ağırlaştırmak işi.
  2. (en)Aggravation.
  3. (en)Stultification.

ağırlaştırmamak

  1. (en)(neg. form of ağırlaştırmak) aggravate, weight, burden.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ağırlaştırmaağırlaştırmamakağırlaştırağırlaştırıcıağırlaştırılmış
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın