ırmaktan geçerken at değiştirilmez ne demek?

  1. Bir yöntemden başka bir yönteme geçiş tehlikeli bir durum veya zamanda yapılmamalıdır.

ırmakta sal ile ilerleme

  1. (en)Rafting.

ırmak

  1. Çoğunlukla denize dökülen, özellikle genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir
  2. Boyu, beslenme teknesinin alanı, özellikle genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımlarından en büyük anaakarsu.
  3. Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
  4. Büyük akarsu, doğrudan doğruya denize dökülen nehir.
  5. Çoğunlukla denize dökülen, özellikle genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
  6. (en)Potamic.
  7. (en)River.
  8. (en)Brook.
  9. (en)Beck.
  10. (en)The horn.

geçerken

  1. (en)In passing, en passant.

at

  1. Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taş.
  2. Astatin elementinin simgesi.
  3. Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan.
  4. Tek parmaklılar (Perissodactyla) takımının,atgiller (Equidae) familyasından, küçük başlı ve kısa kulaklı, uzun kıllı yele ve kuyruğu olan, geniş bir tırnakla çevrilmiş olan üçüncü parmağının ucu ile yere basan, bütün dünyaya yayılmış, erkeğine aygır, dişisine kısrak denilen bir tür.
  5. Zoolojik sınıflandırmada Equidae ailesinin equus cinsinden olan at türüne verilen genel ad, hippos.
  6. (en)Primarily, this word expresses the relations of presence, nearness in place or time, or direction toward; as, at the ninth hour; at the house; to aim at a mark.
  7. (en)It is less definite than in or on; at the house may be in or near the house.
  8. (en)From this original import are derived all the various uses of at.
  9. (en)Relation of proximity to, or of presence in or on, something; as, at the door; at your shop; at home; at school; at hand; at sea and on land.
  10. (en)The relation of some state or condition; as, at war; at peace; at ease; at your service; at fault; at liberty; at risk; at disadvantage.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ırmakta sal ile ilerlemeırmakırmak ağzıırmak ardıç kuşuırmak ayağıırmak bölgesiırmağa dökülen akarsuırmağa karışanırmağı besleyen kaynaklarırmağı besleyen kollarırmağın aşağısına doğrugeçerkengeçerken uğrayangeçergeçer akçageçer akçegeçer anlamgeçer değergeçegeçecek biçimdegeçecek şekildegeçeğengeçek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın