çarpılmak ne demek?

  1. Çarpma işine konu olmak.
  2. Çarpık duruma gelmek

    Bu adam, elli beş, altmış yaşlarında, boynu biraz yana çarpılmış, çıkık alınlı, çökük yanaklı, kara kuru bir ihtiyardı.

    R. N. Güntekin
  3. Çalınmak, soyulmak.
  4. Aldatılmak.
  5. Alınıp gücenmek.
  6. Çekiciliğine kapılmak, etkilenmek

    Bir bakış, bir gülüşle çarpılmak işten değil.

    C. S. Tarancı
  7. (en)To be multiplied.
  8. (en)To be robbed.
  9. (en)To become paralyzed.
  10. (en)To become crooked/warped.
  11. (en)To warp.
  12. (en)To be offended.
  13. (en)To be hit.
  14. (en)To become paralized.

çarpılma

  1. Çarpık duruma gelme.
  2. Çarpılmak işi.
  3. Bk. çarpılma
  4. İçindeki nem oranının değişmesi sonucu ağacın biçiminin bozulması.
  5. (en)Collision.
  6. (en)Being hit.
  7. (al)Verziehen des Holzes

çarpılmamak

  1. (en)(neg. form of çarpılmak) warp.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

çarpılmaçarpılmamakçarpılmışçarpılançarpılıçarpılımçarpılışçarpıçarpı davranımıçarpı deneyiçarpı direnciçarpıcı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın