çanak ne demek?

  1. Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap

    Oradaki sigara çanağından bir Gelincik alıp yaktıktan sonra anlattı.

    B. Felek
  2. Çiçeğin en dışında bulunan yeşil yaprakların tümü.
  3. Göz çukuru

    Kanlı çanaklarından fırlayan iri parlak gözleri, pek korkunç bakıyordu.

    Ö. Seyfettin
  4. Çevresine göre alçakta bulunan, derinliği genişliğinden az olan arazi.
  5. Lambanın altına yerleştirilen, kupa biçimindeki yayıcı, kırıcı ya da yansıtıcı.
  6. Bk. muf
  7. (en)Bowl.
  8. (en)Calix.
  9. (en)Calyx.
  10. (en)Basin.
  11. (en)Crock.
  12. (en)Crockery.
  13. (en)Earthenware.
  14. (en)Earthenware pot.
  15. (en)Biscuit.
  16. (en)Clay.
  17. (en)Dish.
  18. (en)Hull.
  19. (en)Ovenware.
  20. (en)Capsule.
  21. (al)Leuchtenschale
  22. (fr)Coupe

muf

  1. Kırdöküm pissu borusunun ağzındaki çanak biçimli bölüm.
  2. (en)Hub, bell.

çanak açmak

  1. Kavgaya ve kargaşaya yol açmak.
  2. Dilenmek.

çanak ağızlı

  1. Büyük ağızlı.
  2. Sır saklamaz.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

çanak açmakçanak ağızlıçanak antençanak biçiminde organçanak çömlekçanak gibi yapmakçanak tutmakçanak üzengiçanak yalamakçanak yalayıcıçançan ağızlıçan biçiminde cam kılıfçan biçiminde şapkaçan ciceğigiller
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın