göz önünde tutmak ne demek?

  1. Herhangi bir durumun nasıl bir sonuca yol açacağını hesaba katmak, dikkate almak.
  2. (en)Consider, take into consideration, make allowances for, keep in view, reckon among, figure on, reckon with.

göz önünde tutma

  1. (en)Consideration, account, allowance.

göz önünde tutulursa

  1. (en)Prep. considering.

önünde

  1. Oyun alanının seyirciye en yakın düzeyi.
  2. (en)In front of.
  3. (en)Before.
  4. (en)A) in front of b) before.
  5. (en)In sb's presence.
  6. (en)In the presence of sb.
  7. (en)Below.
  8. (fr)Devant

tutmak

  1. Elde bulundurmak, ele almak
  2. Ele geçirmek, yakalamak
  3. Avlamak
  4. Yanında bulundurmak, alıkoymak.
  5. Hürriyetinden yoksun bırakıp bir yere kapamak, tevkif etmek
  6. Kaplamak
  7. Kırağı, çiğ veya kar bir yüzeyde görünür durumda olmak, kalmak
  8. Denetimi ve yetkisi altına almak.
  9. (en)Hold up.
  10. (en)Get hold of.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

göz önünde tutmagöz önünde tutulursagöz önünde bulundurmakgöz önünde olmakgöz önündegözgöz abdüksiyonugöz açamamakgöz açıp kapayıncaya kadargöz açtırmamakgöz açtırmayangöz ağrısıgöz ahbaplığıgöz akıgöz akı oluğugöbgöbbasangöbbengöbeçgöbedeönündeönünde ardında gidilmezönünde diz çökmekönünde eğilmeönünde gitmekönünde olmakönünde saygı ile eğilmekönünde sonundaönünde söylemekönündelik haliönü açık giysiönü alınmakönü beş sütunluönü sıraönü sıra gitmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın