to hold fast ne demek?

  1. Sıkı durmak

sıkı

  1. Disiplin
  2. Zorlayıcı durum
  3. Ağızdan dolma ateşli silahlarda, barut ve kurşunun üstünden namluya sokulup bastırılan bez ve kağıt parçaları vb. şeylerin tümü
  4. Güçlü ve çabuk, hızlı
  5. Dar
  6. İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan.
  7. Zorlu, güçlü ve etkili
  8. Dikkatli, titiz ve göz yummadan uygulanan
  9. İlkelerine çok bağlı, hoşgörüsü olmayan, katı.
  10. Yoğun

to hold fast to

  1. Sarılmak

to hold a consultation

  1. Konsültasyon yapmak

hold

  1. El koymak
  2. Kavramak
  3. Gözaltına almak, almak
  4. Barındırmak, muhafaza etmek
  5. Çekmek, dayanmak
  6. Sahip olmak, malik olmak, elinde tutmak
  7. Tutmak
  8. Devam ettirmek
  9. Bırakmamak, zapt etmek
  10. Inanmak, kabul ve tasdik etmek

fast

  1. Hızlı
  2. Oruç
  3. Çabuk, süratli
  4. Oruç tutmak
  5. Çabuk, tez, seri, süratli
  6. Perhiz etmek
  7. Ileri
  8. Ahlaksız, eğlenceye düşkün
  9. Sıkı, sabit, yerinden oynamaz, çıkmaz
  10. Sadık

Türetilmiş Kelimeler (bis)

to hold fast toto hold a consultationto hold a correspondenceto hold a courseto hold backto hold dominion overtoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijenholdhold a brief for smbhold a brief for smb.hold a child back a yearhold a crowd backhold a grudgehold a pistol to smb.s headhold a postmortemhold allhold aloofholhol kasaholaholanda parasıholandaca
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın