televizyon seyircisi ne demek?
- Bk. izleyici
izleyici
- İzleme işini yapan kimse
- İşımetikin bir özdeğin bir tepkileşim boyunca yerdeğişimini ya da bir canlıdaki yolunu izlemek için kullanalan özel ışımetkinlik algıcı.
- İşımetikin bir özdeğin bir tepkileşim boyunca yerdeğişimini ya da bir canlıdaki yolunu izlemek için kullanalan özel ışımetkinlik algıcı.
- Bk. denetlik
- Sinemaya giden, filmi izleyen kimse
- Televizyon yayınını izleyen kimse.
- Audience.
- Viewer.
- Televiewer.
- Hanger-on.
televizyon seyretme
- Bk. izleme
televizyon seyretmek
- Bk. izlemek
- Watch television, teleview.
seyirci
- Bir olayı gören, izleyen kimse, izleyici.
- İzlemek, eğlenmek için bakan kimse, izleyici
- Aynı yerde, bir oyunu başkalarıyla birlikte seyreden kişi.
- Bk. izleyici
- Audience, spectator.
- Audience.
- Viewer.
- Televiewer.
- Spectator.
- Onlooker.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
televizyon seyretmetelevizyon seyretmektelevizyon senaryosutelevizyon setitelevizyontelevizyon alemitelevizyon alıcı ruhsatvergisitelevizyon alıcısıtelevizyon alıcısı yıllık ruhsatvergisitelevizyon anten gücütelevizyon antenitelevizyon bandıtelevizyon bandrolütelevizyon belgesiteleviewteleviewertelevisetelevisingtelevisionseyirciseyirci adediseyirci araştırmasıseyirci çekici oyunlarseyirci çekmekseyirseyir alanıseyir defteriseyir defterine yazmakseyir etmek