televizyon seti ne demek?
- Bk. almaç
almaç
- Bk. Televizyon
- Bir elektrik akımını alıp başka bir kuvvete çeviren cihaz, alıcı, reseptör.
- Bir kaynaktan gelen elektromıknatıs dalgaları ses ya da resme çeviren aygıtların genel adı.
- Televizyon alıcısının aktardığı resim ile sesin, elektromıknatıs dalgalara dönüştürülüp yayınlanmasından sonra, bunları dalgalık yardımıyla toplayarak resim ve sese çevirebilen aygıt.
- Hücrelerde, belirli bir büyük molekülün özel bir kısmını oluşturan, etkin endojen madde ve onlara yapıca benzerliği olan ilaç moleküllerini seçici bir biçimde yüksek çekicilik göstererek bağlayan ve etkinin başlamasına aracılık eden birim, reseptör.
- Virüsün ligant yapılarıyla ilişkiye geçen hücre zarı üzerindeki yapılar.
- Alan, kabul eden.
- Receiver,.
- Radio receiver, radio, receiver, wireless set,.
- Receiver, television (receiver), (ABD) television set, set.
televizyon senaryosu
- Bk. oyunluk
televizyon seyircisi
- Bk. izleyici
set
- (Mimarlık) Çevresi duvarlı, üstü düz, yerden yüksek yer. a. bk. balkon.
- Toprağın kaymasını veya suyun akmasını önlemek için yapılan kalın duvar.
- Bulunulan yerden daha yüksekte kalan düzlük.
- Kurmak
- Takım
- Belirlenmiş.
- Koymak; yerleştirmek, takmak, hazırlamak; düzenlemek; ayarlamak, belirlemek; batmak (güneş), batmak; yapmak; kararlaştırmak; dizmek; dikmek, ekmek; şekil vermek; kuluçkaya yatırmak; kakma işi yapmak (taş); süslemek; yazmak, çizmek
- Oturtmak.
- Tiyatro dekor, stüdyo düzlüğü
- Ateşli silahlarda namlunun içindeki helisin çıkıntı bölümü.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
televizyon senaryosutelevizyon seyircisitelevizyon seyretmetelevizyon seyretmektelevizyon sanatçısıtelevizyon sanatıtelevizyon sanayiitelevizyon alemitelevizyon alıcı ruhsatvergisitelevizyon alıcısıtelevizyon alıcısı yıllık ruhsatvergisitelevizyon anten gücütelevizyontelevizyon antenitelevizyon bandıtelevizyon bandrolütelevizyon belgesiteleviewteleviewertelevisetelevisingtelevisionsetiferoussetiformsetigeroussetihsetiksetiklemesetilsetil alkolsetilozsetilpridinyumsetset a broken boneset a clockset a good exampleset a high standard