tehdit savurmak ne demek?

  1. Korkutmak, gözdağı vermek.

    Adam, bunu sizin yanınıza komam, ikinizi de temizleyeceğim, diye tehdit savuruyormuş.

    Haldun Taner
  2. (en)[tehditler savurmak] bluster.

tehdit

  1. Gözdağı
  2. (en)Threat.
  3. (en)Menace.
  4. (en)Threatening.
  5. (en)Danger.
  6. (en)Intimidation.
  7. (en)Jawbone.
  8. (en)Constraint.
  9. (en)Coercion.

tehdit eden

  1. (en)Threatening, minatory, minacious.

savurmak

  1. Havaya atıp dağıtmak, saçmak
  2. Rüzgâr, şiddetle eserek bir yeri, bir şeyi altüst etmek, havaya kaldırmak, dağıtmak.
  3. Kaldırıp atmak, fırlatmak
  4. Şiddetle döndürerek sallamak, kaldırarak vurmak.
  5. Bir sıvının havalanmasını veya kaynayan sıvının taşmasını önlemek, soğutmak amacıyla alıp yine kendi kabına dökmek.
  6. Sallamak, uçurmak, dalgalandırmak
  7. Yalan, küfür vb. söylemek
  8. Boşuna ve çok miktarda harcamak, israf etmek.
  9. (en)Rip out.
  10. (en)Thunder.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tehdittehdit edentehdit ederektehdit etmektehdit mektubutehdit oluşturmaktehditkartehditkar söztehditle almaktehditle birinden para koparmatehdibtehdidtehdidamiztehdidattehdidensavurmaksavurmasavurma dökümsavurma kumusavurma kuvvetisavuralsavuralpsavurarak vuruşsavurgansavurgan kimsesavusavuksavulmasavulmaksavulun
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın