steeping ne demek?

  1. Suda bırakıp ıslatma
  2. Demlendirme
  3. Bir maddeyi suda ıslatıp özünü çıkarma

suda

  1. Baş ağrısı.
  2. Deve ve koyun bölüğü. (Osmanlıca'da yazılışı: sud'a)

steep

  1. Dik, sarp
  2. Yüksek
  3. Suya bastırmak, iyice ıslatmak, karmak
  4. Demlendirmek, demlemek
  5. (in) (sıvıya) bastırıp bekletmek; (sıvıya) bastırılıp bekletilmek.

steep and broken

  1. Engebeli

Türetilmiş Kelimeler (bis)

steepsteep and brokensteep dipping faultsteep o.s. insteep oneself insteedsteelsteel analysissteel barsteel billet
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın