steep and broken ne demek?

  1. Engebeli

engebeli

  1. Engebesi olan, engebesi çok olan, arızalı.
  2. (en)Uneven.
  3. (en)Rough.
  4. (en)Bumpy.
  5. (en)Rugged.
  6. (en)Rude.
  7. (en)Broken.
  8. (en)Steep and broken.
  9. (en)Hilly.

steep

  1. Dik, sarp
  2. Yüksek
  3. Suya bastırmak, iyice ıslatmak, karmak
  4. Demlendirmek, demlemek
  5. (in) (sıvıya) bastırıp bekletmek; (sıvıya) bastırılıp bekletilmek.

steep dipping fault

  1. Dik kırık

and

  1. Yemin içmek, yemin etmek.
  2. (İngilizce) ve, ile, de
  3. (bağlaç) ve, de, ile

broken

  1. Yer yer kesilmiş
  2. İflas etmiş, mahvolmuş
  3. Kırılmış, parçalanmış
  4. Yarılmış, yarık, kırık (çizgi)
  5. Eksik, parçaları kırılmış (çay, yemek takımı)
  6. İhlal edilmiş, çiğnenmiş
  7. Ruhça ve bedence zayıf düşmüş
  8. Terbiye edilmiş (atb.)
  9. Bozuk, fena konuşulan
  10. Arızalı, çökmüş

Türetilmiş Kelimeler (bis)

steepsteep dipping faultsteep o.s. insteep oneself insteep the teasteeped insteepensteepersteepeststeepingsteedsteelsteel analysissteel barsteel billetandand a bitand a halfand a lot moreand alsoand b printingand b windingand connectiveand d speedand dağlarıanan abbreviated signaturean abbreviation of carabineran abbreviation of kilograman absolute must
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın