paralel yapmak ne demek?
- Parallel.
paralel yeğen evliliği
- Bk. koşut yeğen evliliği
paralel yüz
- Her yüzü bir paralelkenar olan biçme.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
paralel yeğen evliliğiparalel yüzparalel akımparalel akortlamaparalel antenparalel axisparalel bağlamaparalelparalel bağlamakparalel barsparalel beslemeli jeneratörparalel çemberiparalectotypeparaleipsisparaleksiparalektotipparalagmaparalaksparalaks açısıparalaks bakımındanparalaktikyapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem