freshest ne demek?

  1. En taze
  2. Taze, günlük, yeni, körpe, temiz, giyilmemiş, ışıl ışıl, hayat dolu, serin, canlı, zinde, dinç, arsız, küstah, yüzsüz

en

  1. Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik, boy, uzunluk karşıtı.
  2. Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret.
  3. Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime
  4. Bir filmin iki kenar arasında kalan, filmlerin çeşitlerine göre değişen ve filmlerin boylarını belirleyen uzunluğu.
  5. Erime noktasının kısaltılmış şekli.
  6. Hlk. Hayvanların kulaklarına vurulan damga.
  7. Bk. genişlik
  8. (en)This must not be confused with -en corresponding in Old English to the AS.
  9. (en)Infinitive ending -an.
  10. (en)See Em.

freshest crl

  1. En Yeni CRL

freshen

  1. Tazeleşmek, ferahlamak
  2. Zindeleşmek
  3. Sertleşmek (rüzgar)
  4. Tazeleştirmek, tazelik vermek
  5. Artmak (rüzgar), sertleşmek
  6. Doğurmak (inek)
  7. Bir halatın yerini değiştirmek veya başka türlü tazelemek
  8. Tuzunu çıkarmak
  9. Tazelenmek
  10. Serinlemek.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

freshest crlfreshenfreshen upfreshenerfresheningfresherfreshfresh airfresh air friendfresh air make upfresh and cripsfrescofresco paintingfrescoedfrescoerfrescoist
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın