freshener ne demek?

  1. Tazeleyen şey
  2. Tazeleyen kişi veya bir şey
  3. Tazeleyici

freshen

  1. Tazeleşmek, ferahlamak
  2. Zindeleşmek
  3. Sertleşmek (rüzgar)
  4. Tazeleştirmek, tazelik vermek
  5. Artmak (rüzgar), sertleşmek
  6. Doğurmak (inek)
  7. Bir halatın yerini değiştirmek veya başka türlü tazelemek
  8. Tuzunu çıkarmak
  9. Tazelenmek
  10. Serinlemek.

freshen up

  1. Tazelemek, kendine çeki düzen vermek, serinletmek, tazeleşmek, serinlemek, ferahlamak, zindeleşmek, sertleşmek (rüzgar), yıkanıp kıyafet değiştirmek, makyajını tazelemek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

freshenfreshen upfresheningfresherfreshestfreshfresh airfresh air friendfresh air make upfresh and crips
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın