encumbrance ne demek?
- Yük, yükümlülük
- Engel
- Sorumluluk
- Borç, ipotek
- Sorumlu olunan kişi
encumbrancer
- Hak sahibi, alacaklı
encumber
- Tıka basa doldurmak
- Engel olmak
- Yüklemek, sorumluluk yüklemek
- Yükümlü kılmak
- Zorunluluk veya sorumluluk altında bırakmak