encumbered ne demek?

  1. Yüklü
  2. Rehinli

yüklü

  1. Yükü olan.
  2. Yapılacak işi çok olan.
  3. Çok çalışmayı gerektiren, çetin, güç, uygun.
  4. Çok fazla, pek çok
  5. Bir duyguyu, bir olguyu içinde veya üzerinde fazlaca bulunduran
  6. Çok sarhoş.
  7. Paralı, varlıklı.
  8. Gebe.
  9. (en)Fraught.
  10. (en)Loaded.

encumbered with debts

  1. Borç batağında
  2. Borçların ağırlığı altında
  3. Borçları ayağına dolaşmış

encumber

  1. Tıka basa doldurmak
  2. Engel olmak
  3. Yüklemek, sorumluluk yüklemek
  4. Yükümlü kılmak
  5. Zorunluluk veya sorumluluk altında bırakmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

encumbered with debtsencumberencumberingencumbranceencumbrancer
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın