dümdüz ne demek?

  1. Çok düz

    Mühendislerin keşfine göre, taş ocağı olarak işletilirse yirmi senede dümdüz olabilirmiş.

    Y. K. Beyatlı
  2. Sade, basit

    Yirmi iki senelik dümdüz bir hayat.

    A. Gündüz
  3. Bilgisi, görgüsü çok dar bir sınır içinde kalan (kimse).
  4. (en)Straight.
  5. (en)Absolutely straight.
  6. (en)Quite smooth.
  7. (en)Plane.
  8. (en)Satin.
  9. (en)As the crow flies.
  10. (en)Very straight.
  11. (en)Very smooth.
  12. (en)Straight ahead.
  13. (en)As straight as a line.

çok

  1. Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
  2. Aşırı bir biçimde
  3. (en)Galore.
  4. (en)Great.
  5. (en)Handsome.
  6. (en)Infinite.
  7. (en)Like blazes.
  8. (en)Perfectly.
  9. (en)Power of.
  10. (en)Profu.

dümdüz etmek

  1. (bir yeri) yıkmak, yerle bir etmek.
  2. (en)Flatten, bash in.

dümdüz gitmek

  1. (en)Follow one's nose.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dümdüz etmekdümdüz gitmekdümdardümdümadümacdümandümasir
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın