dümdüz gitmek ne demek?

1. Follow one's nose.

follow

1. Sürdürmek, sonra gelmek
2. Dolayı olmak
3. Arkasından yetişmeye çalışmak
4. Örnek almak
5. Sonucu olmak, anlaşılmak, çıkmak
6. Takip, izleme
7. Dinlemek
8. Takip etmek, izlemek
9. Mesleğinde çalışmak
10. Kovalamak, peşini bırakmamak

dümdüz etmek

1. (bir yeri) yıkmak, yerle bir etmek.
2. Flatten, bash in.

dümdüz

1. Çok düz
2. Sade, basit
3. Bilgisi, görgüsü çok dar bir sınır içinde kalan (kimse).
4. Straight.
5. Absolutely straight.
6. Quite smooth.
7. Plane.
8. Satin.
9. As the crow flies.
10. Very straight.

gitmek

1. Bir yere doğru yönelmek
2. Bir yerden veya bir işten ayrılmak.
3. Çıkmak, ulaşmak.
4. Belli bir amaçla bir yere devam etmek veya bir işle uğraşmak.
5. Sürmek, devam etmek
6. Yakışmak, yaraşmak.
7. Tüketilmek, harcanmak
8. Götürülmek, gönderilmek.
9. Take one's way.
10. Go away.

Türetilmiş Kelimeler (bis)