bulaşık kabı ne demek?

  1. (en)Slop basin.

slop

  1. Döküp saçmak, dökmek, sıçratmak, ağzını şapırdatarak yemek, höpürdeterek içmek, çamurlu suda koşmak, suda yürümek
  2. (slopped, -ping) sulu çamur, yarı erimiş kar
  3. Yere dökülmüş sulu madde
  4. Sulu hayvan yemi
  5. Çoğ

bulaşık koşuk

  1. Birden artık dil kullanılarak yazılan koşuk şekli
  2. (fr)Vers macaroniques

bulaşık kovası

  1. (en)Slop pail.

kab

  1. 1. topuk kemiği, aşık kemiği anlamında. 2. (mecazen): şeref, şan, onur anlamında kullanılır. 3. ka'b b. züheyr (vll.yy.): sahabedendir. rasulullah için okuduğu kaside-i bürde çok meşhurdur. birçok dillere çevirisi yapıldı. (Yazılışı: ka'b)
  2. Çok eski devir silahlarından olan yayın kabzası (tutacak yeri) ile köşesi arasındaki mesafe, her "yay" da "iki kab" olan miktar.
  3. Seyahat edip gezmek.
  4. Topuk kemiği, ayak bileği, aşık kemiği. (Osmanlıca'da yazılışı: ka'b)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bulaşık koşukbulaşık kovasıbulaşık adambulaşık bezibulaşık bir ayak hastalığım var.bulaşık çözeltibulaşık denizbulaşıkbulaşık deterjanıbulaşık eldivenibulaşık gemibulaşık işbulaşıcıbulaşıcı agalaksibulaşıcı bir hastalığım var.bulaşıcı bodurluk sendomubulaşıcı burun akıntısıkabı kavseynkabıcakkabılakkabıldakkabıllamakkabına koymakkabına sığmamakkabına sığmayankabırçakkabışkabkabakaba adamkaba ama iş görürkaba ayar
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın