bir vazifenin icrası ne demek?
- Feasance
feasance
- Bir vazifenin icrası.
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
bir abam var atarım, nerede olsam yatarım
- Tek başına yaşayan bir kimse, sorumluluğunda başkaları olmadığı için rahat hareket eder.
vazife
- Ödev
- Görev
- Günlük ücret, yevmiye.
- Bk. ödev
- 1) ödev. 2) görev.
- Commission.
- Incumbency.
- Mission.
- Duty.
- Service.
icra
- Bir müzik eserini oluşturan notaları sese çevirme.
- Borçlunun alacaklıya karşı yapmak veya ödemekle yükümlü bulunduğu bir şeyi adli bir kuruluş aracılığıyla yerine getirme.
- Adliyenin bu işle görevli dairesi.
- Yapma, yerine getirme, bir işi yürütme.
- Bk. başarganlık
- 1) yürütme. 2) yerine getirme. ~ ta'kıybi: bk. cebrîicrâ ta'kıybi. ~ Vekîlleri Heyeti: Bakanlar Kurulu.
- Bir işi yürütmek.
- An international, independent, non-profit organization which administers a rating system to identify potentially objectionable material included in rated Web sites.
- International Centre for Development Oriented Research in Agriculture.
- International Collegium of Rehabilitative Audiology.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
birbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verasevazifevazife aşkıvazife etmekvazife görmekvazife kurbanı