pick holes in ne demek?
- Kusur bulmak, ince eleyip sık dokumak, ince alay etmek
pick hastalığı
- Temporal ve frontal loplarda predominant olan serebral atrofi şeklinde görülen ilerleyici prenesil demans
- Bkz. pick demansı
- Pick disease
pick
- Kazma
- Kürdan
- Mızrap
- Seçme hakkı veya fırsatı
- Elle toplanan meyva miktarı
- Ucu sivri bir şey ile, dürtme.
- Seçmek
- Delmek, delik açmak
- Kazmak
- Yolmak, koparıp toplamak
holes
- Yuva
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.