ziyade ne demek?
- Çok, daha çok, daha fazla
Tevkifhane müdürü de bizden ziyade onlarla ahbaplık etti.
F. R. Atay - Çoğalma, artma.
- (Mimarlık) Caminin anayapısı ile çevre duvarları arasında kalan üstü açık bölümlere verilen ad.
- More.
- Much.
- Too much.
- Excessive.
- Surplus.
- Left over.
- Excess.
ziyade olsun
- Yemek yemekte bulunanlara ya da yemeğe buyurun diyenlere söylenen bir nezaket sözü.
- Thank you!.
ziyadeleşme
- Ziyadeleşmek durumu, fazlalaşma.