zahmet vermek ne demek?

  1. Sıkıntı vermek.

    Size zahmet vermemek için ben buraya geldim.

    A. Gündüz
  2. (en)Discommode, fash, incommode, inconvenience, put out, trouble.

sıkıntı

  1. İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet
  2. Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve sürekli yorgunluk, meşakkat, mihnet
  3. Yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığı
  4. Darlık, yokluk
  5. Sorun, problem, mesele
  6. Müzâyaka.
  7. (en)Boredom.
  8. (en)Heebie-jeebies.
  9. (en)Bore.
  10. (en)Megrims.

zahmet çekmek

  1. Sıkıntıya katlanmak, güçlükle karşılaşmak.
  2. (en)Be at pains, take pains, toil, toil and moil, travail.

zahmet çektiren

  1. (en)Painstaking

vermek

  1. Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
  2. Bırakmak veya bağışlamak
  3. Ondan bilmek, atfetmek
  4. Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
  5. Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
  6. Herhangi bir duruma yol açmak
  7. Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
  8. Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
  9. Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
  10. (en)Bring.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

zahmet çekmekzahmet çektirenzahmet etmekzahmet etmemekzahmet etmeyinzahmetzahmet ettiğiniz için çok teşekkür ederimzahmet olmakzahmet olmazsazahmete değerzahmezahmzaharzahatarzahfzahizahibvermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın