yerindelik ne demek?
- Yerinde olma durumu, isabet.
- Kamulaştırılan bir yer üzerinde, kamu çıkarının özel çıkara oranla yüksek olması.
- Appositeness, legitimacy, opportuneness, pertinence, propriety, suitability, timeliness.
yerinde
- İyi, yeterli
- Zamanı, yeri uygun düşerek, gerektiği biçimde.
- Durumunda
- Answerable.
- Applicable.
- Apposite.
- Appropriate.
- Apropos.
- Becoming.
- Befitting.
yerinde bırakılma
- Belli bir süre için bir göreve atanmış olan devlet büyüklerinden beğenilenlerin bir ferman ya da menşur ile yerlerinde bırakılmaları işlemi.