yavru ne demek?

  1. Yeni doğmuş hayvan veya insan.
  2. Çocuk, evlat

    O zaman gördü ki, küçük çocuk, memleketlisi minimini yavru ağlıyor.

    R. H. Karay
  3. Bir şeyin küçüğü

    Ev, bodrumu, tavan arası ve iki katıyla tam bir konak yavrusudur.

    T. Buğra
  4. Güzel, alımlı genç kız.
  5. Bir bireyin meydana getirdiği ve yine kendi tipini meydana getirecek özellikteki bireyler; çocuk. Oğul döl.
  6. Bir bireyin meydana getirdiği ve yine kendi tipini meydana getirecek özellikteki bireyler, oğul döl.
  7. (en)Offspring.
  8. (en)Baby.
  9. (en)Little one.
  10. (en)Nestling.
  11. (en)Young.
  12. (en)Young animal.
  13. (en)Youngster.
  14. (en)Babe.
  15. (en)Babunbaby.
  16. (en)Chick.
  17. (en)Cracker.
  18. (en)Child.
  19. (en)Crumpet.
  20. (en)Bird.
  21. (en)The young.
  22. (en)Affectionate term for any child.
  23. (en)Sexy good-looking young woman.
  24. (en)Dish.
  25. (en)Dolly bird.
  26. (en)Kiddie kiddy.
  27. (fr)Enfants

yavru atma

  1. Gebelik süresi tamamlanmadan, tam canlılık kazanmamış ve dış ortamda yaşama şansı bulunmayan dölütün ölü veya canlı olarak döl yatağı dışına çıkarılması, abortus, aborsiyon, abort, abortus immaturus, düşük, sıkıt.
  2. (en)Abortion.
  3. (la)Abortus

yavru atmak

  1. Gebe hayvan yavrusunu düşürmek.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yavru atmayavru atmakyavru balıkyavru balinayavru domuzyavru geyiğin boynuzuyavru geyik boynuzuyavru hayvan derisiyavru horozyavru kapıyavayavanyavan çorbayavan içkiyavan söz
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın