yara ağzını açık tutan alet ne demek?

  1. (en)Retractor.

yara

  1. Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik
  2. Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık.
  3. Dert, üzüntü, acı.
  4. Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik ya da çürük.
  5. Yumuşak dokuları oluşturan ögelerin kesici, yaralayıcı veya bunlara benzer araç veya gereçlerle birbirinden ayrılması. Ateşli silah yarası, ısırık yarası, septik ve aseptik yara gibi değişik yara tipleri vardır.
  6. (en)Scotch.
  7. (en)Bruise.
  8. (en)Canker.
  9. (en)Hurt.
  10. (en)Injury.

yara açmak

  1. Vücutta ya da bir şeyin yüzünde yara oluşmasına neden olmak.
  2. Mec. büyük üzüntü vermek.
  3. (en)Slash.

açık

  1. Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı
  2. Engelsiz.
  3. Örtüsüz, çıplak.
  4. Boş.
  5. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal.
  6. Aralığı çok.
  7. Çalışır durumda olan
  8. Kolay anlaşılır, vazıh
  9. Hiçbir perdeye basılmaksızın tellerin açık bırakıldığı veya tüm tellerin herhangi bir perdeden tek parmakla kapatıldığı durumlarda bile sık kullanılan akorların elde edilebildiği akortlama biçimi.
  10. Gelirin gideri karşılamaması durumu.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yarayara açmakyara almakyara bandıyara bandı yapıştırmakyara bereyara dörttebirlikler genişliğiyara etrafındaki şişlikyara hormonlarıyara hormonuyaryar beni ansın bir koz ile, o da çürük çıksınyar dan atmakyar olmakyar yar yalvarmakağzını açacağına gözünü açağzını açmamaağzını aramakağzını bağlamakağzını bıçak açmamakağzını bırakıp kıçıyla gülmekağzını bozmakağzını burnunu çarşamba pazarına çevirmekağzını burnunu dağıtmakağzını bükmekağzına almakağzına bakakalmakağzına baktırmakağzına beslenmişağzına bir kemik atmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın