while ne demek?

  1. Iken

    While he was in Antalya, Hülya stayed with her mother: O Antalya'dayken Hülya annesinde kaldı.

    Every morning while running in the park I see one particular deer: Her sabah parkta koşarken bir geyiği görüyorum.

  2. Sırasında
  3. Vakit, zaman, süre, müddet

    She listened to them for a while, but then she got bored: Onları bir müddet dinledi, fakat sonra sıkılmaya başladı.

    You've been away quite a while: Epey zamandır burada yoktun.

    He left just a little while ago: Ancak biraz evvel çıktı.

  4. Bazen
  5. Kısa süre
  6. Away( ile) (vakit) geçirmek

iken

  1. Esnasında, ...-dığı / -diği hâlde, ...-dığı / -diği zaman
  2. (en)While.
  3. (en)When.
  4. (en)During.
  5. (en)In the meanwhile.
  6. (en)In the meantime.
  7. (en)Meanwhile.
  8. (en)Meantime.
  9. (en)Whereas.
  10. (en)While being.

while whiles

  1. -iken, süresince, müddetince
  2. Olduğu halde, olmakla beraber.

while away

  1. Geçirmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

while whileswhile awaywhile away the timewhile beingwhile busywhile hungrywhile oysawhile the time awaywhile trying towhichwhich bus goes to city hallwhich bus goes to downtownwhich bus goes to the airportwhich can carry tons
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın