washout closet ne demek?
- Dolu helataşı
dolu
- Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
- İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, boş karşıtı.
- Bir yerde sayıca çok.
- Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan
- Boş vakti olmayan, meşgul.
- Çok olan (iş, uğraş, olay vb.).
- İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar).
- Tornacılıkta delik açılmamış (gereç).
- Bir duygunun güçlü etkisinde olan.
- Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, çeşitli irilikte, iç içe katmanlı, yuvarlak ya da düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü.
washout
- Iskalama
- Başarısız kimse
- Su ile aşınma
- Erozyon
- Sel basması ile meydana gelen çukur
- Sel sularının sürüklemesi
- ( argo) başarısızlık
- Yıkama.
- Fiyasko
wash
- Badanalamak, boyamak
- Elini yüzünü yıkamak
- Erozyona uğratmak
- Yıkama, yıkanma
- Çamaşır
- Deniz veya nehir suyunun çalkanmasından hasıl olan ses
- Dalga sesi, kürek palası veya gemi çarkının meydana getirdiği su akıntısı
- Dalgaların sahile attığı süprüntü
- Sulu mutfak artığı
- Ağıza güzel koku vermek için kullanılan sıvı
closet
- Odaya kapatmak
- Küçük oda, bölme
- Hücre
- Tuvalet, hela, apteshane
- Özel, şahsi
- Gizli, mahrem
- Uygulanma kabiliyeti olmayan: özel bir odaya kapatmak
- Mülakat veya görüşme yapmak için bir odaya çekilmek