was presented to him ne demek?

  1. Ona sunuldu, onun önüne döküldü, tartışŸma için ona açıldı, fikir alışŸverişŸi için ona belirtildi

was

  1. Olmak, bulunmak, var olmak; anlamına gelmek; mal olmak; tutmak (para); durmak

was a success

  1. BaşŸarılıydı, başŸarıydı, çok iyi gitti, çok iyi geçti

presented

  1. Sunulan
  2. [present] sunmak, sahneye koymak, vermek, bulunmak (iltifat), tanıtmak, takdim etmek, ortaya koymak, ileri sürmek, aday göstermek, arzetmek, çıkarmak, ibraz etmek, nişan almak, doğrultmak (silah), doğrultmak, sahnelemek

to

  1. -e
  2. -e doğru, yönüne doğru, tarafına
  3. Ile
  4. -e kadar, -e değin, derecesine kadar
  5. -e dair
  6. -e nazaran, -e nispetle
  7. -e göre
  8. Hakkında, için
  9. Mak, mek (mastar edatı).
  10. -e dogru

Türetilmiş Kelimeler (bis)

waswas a successwas able towas about towas accused of a criminal actwas accused of espionagewas acquittedwas adamantwas afraidwas afraid of his own shadowwawawaacwaafwaalspresentedpresenteepresenterpresentpresent a bold frontpresent a casepresent armspresent company exceptedpresencepresence chamberpresence of mindpresenilpresenil demanspresepreselarpreselect topreselected choicepreselection
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın