uzun vade ne demek?
- Long run
long
- Çok, uzun zaman
- Istemek, can atmak
- Uzun
- Uzun süren, yorucu
- Arzu etmek, özlemini çekmek, gözlemek, hasret kalmak
- Çok istemek, arzulamak, hasretini çekmek, özlemek
- Müddetince, müddetine kadar, çok vakit, çoktan.
- Mesafece uzun
- Çok, pek: geç
- Alışılmıştan uzun
uzun vadede
- In the long run, on the long view.
uzun vadelı borç
- Funded debt
vade
- Bir işin yapılması veya bir borcun ödenmesi için tanınan süre, mühlet, mehil
- Bk. ödeme süresi
- To fade; hence, to vanish.
- Credit.
- Date.
- Deferment.
- Expiration.
- Expiry.
- Matureness.
- Maturity.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
uzun vadedeuzun vadelı borçuzun vadeliuzun vadeli borçuzun vadeli durumuzun vadeli ikrazuzun vadeli keşideuzun vadeli kirauzun vadeli krediuzun vadeli planuzun açınıkuzun adımuzun adımlarlauzun adımlarla koşmauzun adımlarla yürümeuzunuzun adımlarla yürümekuzun araçuzun atışuzun atlamauzu aletuzubuzubeuzubetuzubeti lisanvadevade bitimivade defterivade mecumvade sonuvade sonu değerivade tarihivade yapılabilirvadeden evvel muacceliyetvadedilen şeyvad vaad