usanç vermek ne demek?

  1. Usandırmak.
  2. Usandırmak, bıktırmak: “Binlerce kahraman, bu yazın usanç veren günlerini de ateşe, ısınmış demire karşı ve kızgın toprak üstünde geçirecekler.” -F. R. Atay.
  3. (en)To bore.

usanç getirmek

  1. Usanacak duruma gelmek.
  2. (en)To get bored.

usanç

  1. Usanma duygusu, bıkma, bıkkınlık, melal
  2. (en)Harassment.
  3. (en)Boredom.
  4. (en)Tedium.

vermek

  1. Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
  2. Bırakmak veya bağışlamak
  3. Ondan bilmek, atfetmek
  4. Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
  5. Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
  6. Herhangi bir duruma yol açmak
  7. Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
  8. Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
  9. Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
  10. (en)Bring.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

usanç getirmekusançusançlıkusançlık getirmekUSAN konseyiusanceusausa standards ınstituteusa vurmausaaykırıusabilityvermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın