uğultu önleme bobini ne demek?

  1. (en)Hum bucking coil

hum

  1. Vızır vızır çalışmak, harıl harıl çalışmak
  2. Mırıldanmak, hımlamak
  3. Küp.
  4. Vızıldamak, uğuldamak, vınlamak
  5. Ünlem,, (-med, -ming) Ya, öyle mi? Acayip! Hım! (tereddüt belirten ünlem, bir düşüneyim'' anlamındaki ses)
  6. Ünlem Hım./Hı. (Düşündürücü bir durumla karşılaşınca söylenir)
  7. Arı gibi vızıldamak
  8. Tereddüt ve hoşnutsuzluk ünlemi çıkarmak
  9. Harıl harıl çalışmak
  10. Mırıldanmak

uğultu

  1. Gürültülü, boğuk ve anlaşılmaz ses, uğuldama sesi
  2. Bağlı olduğu yükseltecin topraklama sorununa bağlı olarak, gitar manyetikleri manyetik bir alandan etkilendiğinde veya tekli manyetikler kullanıldığında daha belirgin olan, ses sinyalinin verilmediği anda hoparlörden gelen uğultu.
  3. Seslendirmede filmdeki taneciklerden ileri gelen gürültü. Sinem./TV
  4. Okumada, yükselteçten ileri gelen gürültü
  5. Elektrik devresindeki yinelenimin seslendirme araçlarındaki gürültüsü. TV
  6. Televizyonda, elektriksel imin görüntüde çizgi olarak beliren etkisi.
  7. (en)Background noise, ground noise, hum, humming noise, noise ripple, buzz.
  8. (en)Ping.
  9. (en)Babble.
  10. (en)Chorus.

uğultu çizgisi

  1. Doğru akım devrelerindeki kent akımıyla çalışan parçalardan dolayı almaç görüntülüğünde ortaya çıkan karanlık ve aydınlık çizgiler.
  2. (en)Hum bar.
  3. (al)Brummstreifen

önleme

  1. Önlemek işi.
  2. (en)Prevention.
  3. (en)Interception.
  4. (en)Avoiding.
  5. (en)Arrest.
  6. (en)Circumvention.
  7. (en)Containment.
  8. (en)Frustration.
  9. (en)Hindrance.
  10. (en)Preclusion.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

uğultuuğultu çizgisiuğultu önleyiciuğultuluuğultuönleruğultusuzuğul uğuluğuldamauğuldamakuğuldamamakuğuldayanuğanuğanbikeuğluuğraönlemeönleme bölgesiönleme isaretiönleme uçağıönlemekönlememekönlemönlem almakönlem kararıönleönleçönleç deyimiönön yukarıda tutuşön açıön açınıkön ad
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın