Kamu hizmetlerine harcanmak için hükûmetin, yerel yönetimlerin yasalara göre doğrudan doğruya veya bazı malların fiyatlarının üstüne koyarak dolaylı yoldan herkesten topladığı para
Örnek:
Önce vergiyi kolay tahsil etmenin vesilesini hazırlasınlar. B. Felek
Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik
Örnek:
Ne de olsa sapasağlam bir kır çocuğuydum o sıralar, şehirlilere vergi incelikleri öğrenmemiş, bozulmamıştım. A. İlhan
Çeşitli ülkelerde, almaç iyelerinden belirli sürelerde vergi biçiminde alınan para. (Örnek olarak Türkiye'de, almacın bulunduğu yerin nüfusuna ve almacın kullanılma amacına göre "Televizyon yıllık ruhsat ücreti" adı altında, değişen bir para alınır).
Devlet hizmetinde aylıkla çalışan kimse, görevli
Örnek:
Kasabaya gelen her yeni memur ilk olarak beni tanır. T. Buğra
Yükümlü
Örnek:
Sen de kaçmamasına dikkat edeceksin. Muhafazasına memursun. R. H. Karay
Görevli.
Emir ile hareket eden. Emir altında olan. Vazifeli. Kendi istediği gibi olmayıp başka emre göre çalışan. Bir emir alan. Bir işe tayin olunmuş adam. (Osmanlıca'da yazılışı: me'mur)
White-collar.
Civil servant.
Government official.
Employee.
Functionary.
Jobholder.
Member of the staff.
Clerk.
Government employee.
Official.
White-collar worker.
Officer.
İncumbent.
Office holder.
Office-bearer.
Servant.
Public servant.
Office bearer.
Policeman.
Salaried man.
reklamlar
Bunları Kaçırmayın
BİS, bir sözün içinde geçtiği başka sözler bulmak için üretilmiş bir araçtır, özellikle birden çok sözden oluşan çeşitli terim ve deyimleri bulmaya yarar. (BİS Kelime Türetmece)
Belirli harflerini bildiğiniz kelimeleri bulabilirsiniz. (Bulmaca Yardımcısı)