tortu ne demek?

  1. Çökelti.
  2. Bir şeyin bayağı, işe yaramaz duruma gelmiş olanı

    Babam isyanla bulanmış ruhunun bütün tortularını bana bırakıp gitmiştir.

    Y. K. Karaosmanoğlu
  3. Bir topluluğun soysuzlaşmış üyeleri.
  4. Kalıntı

    Baş ağrısı ile kalkmanız da olası. Her eğlencenin o kadar tortusu olacak artık.

    H. Taner
  5. Deniz sularının ve içsuların diplerinde, kapalı çukurlarda ya da çatalağız ve koyak tabanlarında dışgüçlerin etkisiyle aşınıp taşınan her tür kırıntılardan oluşma yığıntı, bkz.tortulaşma.
  6. İriölçekteki ortamlarda çözünmeyip, sıvının dibine çöken katı tanelerin oluşturduğu katman.
  7. (en)Deposit.
  8. (en)Grounds.
  9. (en)Residue.
  10. (en)Scale.
  11. (en)Sediment.
  12. (en)Precipitate.
  13. (en)The drags of a social group.
  14. (en)Leaving.
  15. (en)Dregs.
  16. (en)Fecule.
  17. (en)Wash.
  18. (en)Settling.
  19. (en)Deposition.
  20. (en)Marc.
  21. (en)Sludge.
  22. (en)Impunity.
  23. (en)Residuary.
  24. (en)Tailing.
  25. (en)Residual.
  26. (en)Segregation.
  27. (en)Sedimentary.
  28. (en)Lees.
  29. (en)Residuum.
  30. (en)Settlings.
  31. (en)S.
  32. (fr)S
  33. (fr)Sédiment

tortu bırakmak

  1. (en)Deposit.

tortu şeklindeki

  1. (en)Residual.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tortu bırakmaktortu şeklindekitortu yükütortultortul başkalaşım kayaçlarıtortul bilimitortul gnaystortul kayaçtortul kayaçlartortul örtütorttort actiontort feasortortetortfeasor
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın