to jar on ne demek?
- Tırmalamak
tırmalamak
- Tırnaklarıyla çizmek veya hırpalamak, tırnaklamak
- Rahatsız etmek
- Scratch.
- Claw.
- Scrabble.
- Lacerate.
- Maul.
- To scratch.
- To offend.
- To claw.
to jar
- Dokunmak
to jail
- Hapsetmek
jar
- (--red, --ring) kulak tırmalayıcı bir ses çıkarmak. zangırdatmak; zangırdamak. (with) (-e) ters düşmek, (ile) çatışmak. on/upon sinirlendirmek. sarsmak; sarsılmak. sarsıntı; şok. zangırtı.
- Kuyu açma çubuklarının içine yerleştirilen ve sıkışma halinde bu çubuklara çok şiddetli darbeler vurmaya yarayan bir alet
- Zaif, takatsiz, bitkin.
- (red ring) (i.) sarsmak
- Titretmek
- Sinirlendirmek
- Sinirine dokunmak, batmak
- Bozuk ve çatlak ses çıkartmak, ahenksiz ses çıkarmak
- Sarsıntı, şok
- Çatlak ses
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
- -one.
- Deca-.
- In progress; proceeding; as, a game is on.
- In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
- With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
- Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to jarto jailto jamto jazz sth upto jeertoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijenjarjar ofjar of picklesjar on someonejar openjar tarjar tojard jardonjardinierejardiniyerjaja.jaagsiektajaagsiektejab