to hand sth in ne demek?
- Vermek
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.
to hand sth to
- Vermek
to hand
- Uzatmak
hand
- Atın yüksekliğini ölçmede kullanılan ve 10 cm'ye eşdeğer olan ölçü birimi.
- Irgat, rençper
- El
- Elle vermek, uzatmak.
- Yakalamak.
- El vermek
- El gibi uzuv (maymun ayağı, şahin pençesi, Istakoz kıskacı)
- Yelkeni istinga edip sarmak
- Kudret, yetki, salahiyet
- Parmak, işe karışma
STH
- Büyüme hormonu.
- Somatotrophic hormone.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to hand sth toto handto handcuffto handicapto handletoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijenhandhand and foothand and glovehand and hearthand annotationhand aroundhand backhand baggagehand boomhand brakehanhan gibihan görünüşühan hamam sahibihan kapısından teğelti atmak