to deal with ne demek?

  1. Dokunmak

dokunmak

  1. Sağlığını bozmak.
  2. İnsanın içine işlemek, duygulandırmak, etkilemek, koymak, batmak
  3. İlişkin, ilgili olmak, değinmek.
  4. Hafifçe değmek.
  5. Onur, anlayış vb. ile uyuşmaz bir durum ortaya çıkmak
  6. Dokuma işi yapılmak.
  7. Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değmek, el sürmek, temas etmek
  8. Karıştırmak.
  9. Almak, kullanmak, el sürmek
  10. (en)Touch.

to deal in

  1. Satmak

to deal sth out

  1. Paylaştırmak

deal

  1. Anlaşma.
  2. Çam tahtası, çam kerestesi.
  3. Pazarlık, anlaşma, mukavele
  4. Miktar
  5. Iskambil kâğıtlarını dağıtma
  6. Alâkadar olmak, ilgilenmek, iş yapmak, davranmak
  7. Iskambil kâğıtlarını dagıtmak
  8. Oldu!

with

  1. İle birlikte
  2. Birlikte, beraber
  3. İle
  4. -den
  5. -e
  6. -e rağmen
  7. İle beraber
  8. Karşı
  9. Geri

Türetilmiş Kelimeler (bis)

to deal into deal sth outto dealto deadento deathtoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijendealdeal a blowdeal a blow at smbdeal a blow at smb.deal a new gamedeal indeal in a marketdeal next rowdeal outdeal smb. a blowdeadeaccessiondeacidificationdeacidifydeacon
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın