the lamp is broken ne demek?
- Lamba bozuldu.
lamba
- Petrol gibi yanıcı bir madde yakarak veya elektrik akımıyla içindeki teller akkor durumuna geçerek ışık veren alet
- Radyo ve televizyonlarda kullanılan, havası boşaltılmış veya içine düşük basınçlı bir gaz doldurulmuş cam, seramik veya çelikten ampul.
- Kapı, pencere kenarlarına açılan, genellikle dik açılı girinti.
- Bk. boru
- Bk. ışıtaç
- Işık üretmek için yapılmış yapay kaynak.
- Bk. lamba
- Kapı, pencere ya da kapak kenarlarına açılan, genellikle dikaçılı girinti.
- Lamp.
- Bulb.
the
- Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
- O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
- Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)
the 1967 borders
- 1967 sınırları, yeşil hat, Bağımsızlık Savaşı sonrasında ateşkes anlaşmalarında oluşturulan sınırlar (İsrail Tarihi)
lamp
- Lamba, kandil
- Işık
- Argo gözler
- Lamba, fener, ışık, ampul, far
is
- Dumanın değdiği yerde bıraktığı kara leke
- Yakıtın tam yanmamasından oluşan, dumanla yükselen kömürleşmiş tanecikler.
- Sürme (II).
- Yanma odalarında ya da ateşliklerin üstünde, yakıtın yanması sonucu biriken kurum.
- Bkz. sürme
- Soot.
- Black.
- Smut.
- Lampblack.
- Stands for Information System.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
thethe 1967 bordersthe 1st cervical vertebrathe 2004 tsunamithe 80 20 rulethe a teamthe abcthe abc powersthe ablativethe ablative caseththa sackthaithai boxingthai citizenlamplamp blacklamp chimneylamp glasslamp holderlamp holelamp mountlamp padlamp postlamp shadelamlam ile lamellam intolam kümelenme testilam üzerine sürülen madde