the faintest idea ne demek?

  1. Zayıf görüşŸ, minimal bilgi, çok az gerçek içeren bilgi

the

  1. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
  2. O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
  3. Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)

the 1967 borders

  1. 1967 sınırları, yeşil hat, Bağımsızlık Savaşı sonrasında ateşkes anlaşmalarında oluşturulan sınırlar (İsrail Tarihi)

faintest

  1. En zayıf, en cansız, en cılız, en karanlık, en sönük

idea

  1. Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, düşünce, fikir.
  2. (Yun.idea < idein = görmek) : 1- (Platon'da) Değişmez öz, şeylerin ilkörneği. Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan; duyularla değil, yalnızca tinsel olarak -> anımsama yoluyle kavranabilen, duyularla yalnızca görüngüleri (gölgeleri) algılanabilen asıl gerçeklik. 2- (Aristoteles'te) Görüngülerin değişkenliği içinde bir ve aynı olarak kavranan; tek tek nesnelerin özü olan şey. Nesnelerin biçimlendirici ilkesi (entelekhia) olanideaların görüngüler dünyası dışında bir varlıkları yoktur, bunlar duyu dünyasının içinde yer alırlar. Aristoteles'teidea, öz kavramı, tümel kavram anlamına da gelir. 3- (Augustinus ve Hıristiyan ortaçağında) Tanrı'nın, dünya için örnek olacak yaratıcı düşüncesi. 4- (Stoa'da, adcılarda, yeniçağ Fransız ve İngiliz felsefesinde- Descartes, Locke, Hume, Berkeley-) Bilinç içeriği, tasarım, düşünce. 5- (Kant'ta) Deneyi aşan us kavramı; düzenleyici ilke olarak koşulsuz olan; gerçeklik dünyasında karşılığı olmayan, duyularda kendisine karşılık olan bir şeyin verilmediği zorunlu bir us kavramı: a. Bizi duyulur dünyanın üzerine çıkaran şey olarak, yüksek düşünce; erişilmesi gereken şey; b. Hiç bir zaman tam olarak gerçekleştirilemeyecek olan, hep yalnızca ülkü, yalnızca gereklilik, yalnızca erişilmesi istenen erek olarak kalan. 6-(Fichte, Schelling, Hegel ve Ranke'de) Tarihsel etken: a. İnsanda ancak bilinçle ortaya çıkan tinsel güç ve yönelim. Bu anlamda bir çağın, bir tarihsel olayın temel ilkesi, b. Belli bir tarihsel sürecin somut ereği, aynı zamanda görevi, c. (Hegel'de) Eytişimsel süreç içinde kendini açan, din, sanat ve felsefede dile gelen düşünce. // -> Tarihsel özdekçilik, Hegel'le karşıtlık içinde,ideayı ekonomik ilişkilere bağlı görür. Tarihin gidişini belirleyen düşünce değildir bu görüşe göre, tam tersineideaları belirleyen alt yapıdır (Marx); oysaidealist tarih anlayışı, tarihsel olayların itici gücünü düşüncelerde arar (Ranke). 7- (Husserl'de, Platonla bağlantı içinde) Öz görüsünde verilmiş olan salt öz.
  3. (en)The content of cognition; the main thing you are thinking about; 'it was not a good idea'; 'the thought never entered my mind'.
  4. (en)Personal view; 'he has an idea that we don't like him'.
  5. (en)An approximate calculation of quantity or degree or worth; 'an estimate of what it would cost'; 'a rough idea how long it would take'.
  6. (en)Your intention; what you intend to do; 'he had in mind to see his old teacher'; 'the idea of the game is to capture all the pieces'.
  7. (en)Melodic subject of a musical composition; 'the theme is announced in the first measures'; 'the accompanist picked up the idea and elaborated it'.
  8. (en)Private key encryption-decryption algorithm that uses a key that is twice the length of a DES key.
  9. (en)Individuals with Disabilities Education Act, IDEA was amended in 1997 One amendment addresses the role of Assistive Technology in Special Education and mandates that AT be considered at every IEP of every student regardless of Disability.
  10. (en)Abbreviation of the title of Public Law 101-476, Individuals with Disabilities Education Act.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

thethe 1967 bordersthe 1st cervical vertebrathe 2004 tsunamithe 80 20 rulethe a teamthe abcthe abc powersthe ablativethe ablative caseththa sackthaithai boxingthai citizenfaintestfaintedfainterfaintfaint heartedfaint heartednessfaint hopefaint ideafainfain ifaineantfains i
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın