tabir etmek ne demek?

  1. Yorumlamak.

    Sana yolculuk, millete de şenlik var diye tabir etti.

    R. E. Ünaydın
  2. Adlandırmak, ad verilmek, ifade etmek.

    Köylüler bu tarhlara tahta tabir eder, ekilecek her dönüm için bir tahta yapmakla övünürlerdi.

    E. Işınsu
  3. Sözle anlatmak.
  4. (en)To interpret.
  5. (en)To express

tabir

  1. Rüya yorma, yorumlama.
  2. Deyiş, anlatım, ifade
  3. Deyim
  4. Bk. deyim
  5. (Tabir) İfade, anlatma. Söz. Manası olan söz. Deyim. (Osmanlıca'da yazılışı: ta'bir)
  6. (en)Expression.
  7. (en)Phrase.
  8. (en)Word.
  9. (en)Locution.
  10. (en)Idiom.

tabirat

  1. (Ta'bir. C.) Tabirler. İfade şekilleri. Anlatmalar. (Osmanlıca'da yazılışı: ta'birat)

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tabirtabirattabiri caizsetabiri samedanıtabirnametabitabi berattabi çocuktabi hadiselertabi kılmaktabtab cetvelitab charactertab delimitedtab dialogetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın