taarruz etmek ne demek?

  1. Saldırmak.

    Bilmeden acı bir tesadüfün eliyle Hakan'a giden bir armağana taarruz etmiş ve büyük bir günah işlemişti.

    N. Hikmet
  2. (en)Attack, thrust into, storm.

taarruz

  1. Saldırı
  2. Bk. saldırı
  3. Bir şey veya bir kimse üzerine şiddetle saldırma. Çatma. Düşmana hücum etme. Sataşma. İlişme.
  4. (en)Attack.
  5. (en)Assault.
  6. (en)Aggression.
  7. (en)Charge saldırı.
  8. (en)Offensive.

taarruzi

  1. Taarruzla ilgili.
  2. Taarruz yolu ile.

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

taarruztaarruzitaarruktaarrustaarrtaataabtaabavertaabbuditaabbüdetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın